Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

CENNETİN IŞIĞI VE NASA

CENNETİN IŞIĞI VE NASA  N asa yeni bir projesini tanıttı : Orion.  Orion (uzay aracı) NASA'nın çok amaçlı uzay yolculukları için tasarlamakta ve denemekte olduğu yeni nesil mürettebat aracıdır.  Uzayın bundan  sonraki fatihi olacak aracın ismi öteki Nasa araçları gibi manidar.  Kadınlarla başı derde giren  (güzel yüzlü olduğu ve içkiye düşkünlüğü yüzünden olsa gerek) ve filmlerde defalarca işlenen müthiş bir aşk öyküsünün baş kahramanı olmanın dışında da şifreler saklıyor Orion ismi. Ancak şimdilik bilinen hikayelerini dinlemekle yetinelim. Ne de olsa Pısa sınavından ilk elliye girememiş bir ülkenin evlatları olarak hikayenin daha yumuşak daha görünür ve elbette daha bilimden uzak kısmı bizi ilgilendiriyor. Orion, mitolojide oldukça eski ve köklü bir takım yıldızıdır. Sümerler tarafından Uru-anna ya da cennetin ışığı olarak kabul edilirdi. Ayrıca büyük Sümer kahramanı Gilgamesh olarak da bilinir.   Hindistan'da ise Orion takım yıldızı Zaman-Adamı anlamına gelen Kal

ÇOCUKLARINI YİYEN SATÜRN

Zamanın kendisi dışındaki her şey üzerindeki hükmü su götürmez. Dev taşlı bir değirmen gibi kendine sıkışmış her şeyi öğütüp un ufak eder. Bütün zamanlara hükmedemese de insan kimi anlarda bu değirmenin ucundan kıyısından kurtulmayı başaran ve zamanı tarihe döndürebilen  ender tanrısal bir varlık.  Tanrısal çünkü yaratma edimine sahip. Zaman mitolojilerde önce Kronos  ismini almış, bugün kökünü bir çok yerde bulduğumuz bu sözcük  pagan tanrılarının en belalısına işaret ediyor.; her şeyi yutan zamana .  Kronos'un, annesi Gaia tarafından eline verildiği çelik  tırpanla  babası Uranos'un  hayalarını  kesmesi, tanrı kuşakları arasında yaşanılan çekişmenin ilk aşamasıdır. (Azrail simgesi )  Hesiodos'un anlattığı Çağlar Efsanesi Kronos ile ilişkili olarak özellikle   Roma 'da tutunmuş ve Saturnus Çağı üstündeki efsaneler, birçok şairi etkilemiştir. Haftanın günlerinden   Saturday (Cumartesi) ve  Güneş Sisteminin  Güneş'e yakınlık sırasına göre   6. gezegeni   ismini on

DİKİLİTAŞ VE APTAL BÖBÜRLENMELER

DİKİLİTAŞ VE APTAL BÖBÜRLENMELER İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda dikili dev taş blogun güzel bir serüveni var , Nerden gelmiş, nasıl gelmiş ve üstünde ne yazıyor; bu sorular elbette merak uyandıran ve öğrenilmesi gereken  yanıtlar içeriyor. Ancak ben bu yanıtları ararken Mısır'a ait dev taşın altında boy gösteren böbürlenmeyi görünce bir kez daha aptallıklarla örülmüş  olduğumuzun farkına vardım.   Nereden ne zaman geldi?  İstanbul’daki dikilitaş ilk olarak MÖ 1547 yıllarında Firavun III. Tutmosis adına Yunanlıların Heliopolis adını verdiği Annu kentinde dikilmiş. Üzerinde Hiyeroglif yazısı ile Tutmosis’in zaferleri yazılmış. Taş ilk olarak Bizans İmparatoru Constantinus’un dikkatini çekmiş ve Mısırlılara bir mektup yazarak bu taşın kendisine gönderilmesini istemiş: “Gemileriniz Karadeniz’e çıkarken sizleri cömertçe karşılayan ve beslenmesine yardımcı olduğunuz bu şehrin güzelleşmesine katkınız olması için bu yekpare taşı yollamanız yerinde olur. ” Di

KUYRUKLU YILDIZ ALTINDA APTALLIK

KUYRUKLU YILDIZ ALTINDA APTALLIK Yunanca “kome” (saç) kelimesinden türeyen “kometesler” yani “saçlı yıldızlar”, gökyüzünün en görkemli cisimleridir. Kuyrukluyıldızlar, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce oluşan Güneş Sistemi’nden arta kalan buz kayalarıdır. Yörüngeleri, güneş sisteminin en soğuk ve karanlık köşelerinden, Güneş’in yakıcı sıcaklığına kadar uzanır. Güneş sisteminin iç (Güneş’e daha yakın) kısımlarında dolanırken, güneş ışınları kuyrukluyıldızın çekirdeğinin üstünde bulunan buzları buharlaştırırken küçük katı parçacıkları da ondan kopararak kuyruğunun Güneş’e göre zıt yönde oluşmasını sağlar. Kuyruklu yıldızların çoğu, Neptün gezegeninin daha ötesinde bulunan Kuiper kuşağından ve Oort Bulutu’ndan gelmektedir. Gökyüzünde bir kuyruklu yıldızın (komet) görülmesi, bilim adamlarının olduğu kadar halkın da ilgisini çekmektedir. Astronomlar, uzay fizikçileri, jeologlar ve hatta biyologlar, bu canlı görünüşün içindeki çeşitli fiziksel özellikleri incelerler. Kuyruklu yıld

HABİL ile KABİL

Habil ile Kabil kutsal kitaplarda yer etmiş en eski öykülerden biri. ( Kabil  ( Musevi  kaynaklarında  Kain ,  Kayn ,  Kayin )ile  Habil  ( Musevi  kaynaklarında  Hevel ),  Tanah 'ta,  Eski Ahit 'te,  Kur'an 'da ve  hadislerde  bahsi geçen dini şahsiyetler. Kabil,  Âdem  ve  Havva 'nın büyük, Habil ise küçük oğludur. Kabil'in, kardeşi Habil'i öldürdüğüne ve tarihteki ilk katil olduğuna inanılır.)  Ayrıntıları içinde oldukça farklı insani duygu ve durumu belirten bu öykü tümüyle bir insanlaşma sürecini anlatıyor. Kıyas, kıskançlık, fark,ayrım, şiddet, evlenme, evlat, ölüm, katil, gizlenme, aldanma, aldatma gibi bir  sürü konu başlığına eşlik edebilir. Öyküyü her din farklı  işlemiş. Sümer mitolojisinde de yeri olan anlat ı (  Emeş-Enten ve Lahar-Aştan hikayesi Habil ve Kabil hikayesine benzer anlatımlar içermekte, daha sonra bu anlatımların musevi kaynaklarına aktarıldığı ifade edilmektedir) kardeş kavgası diye özetlenemez.  Aslında güçlü olanın sonunda

Yeşil Ada Düşü /Kayıp Vikingler

               Herkesin aklının bir köşesinde kaçmak istediği bir adası vardır. En azından büyük kentlerden sıkılmış, kendiyle baş başa kalma isteği başkalarını keşfetme isteğinden daha çok olan insanların yazlık küçük muhitlerle bezedikleri bir ada düşü vardır. Bir de ütopyaların adası vardır elbet. hani hep gelecekte ve hep bizden daha iyi insanların yaşayacakları ve rüyamızda görme eğilimleri taşıdığımız ada.  Grönland Avrupa kökenleriyle anılsa da Amerika kıtasına bağlı bir ada devlet. Avrupa birliğine girmişse de sonradan ayrılan bu ülke Danimarka kraliyeti içinde yer alıyor :))  Grönland, yüzölçümü açısından dünyanın en büyük adası konumundadır. Adanın % 81'i buzullarla kaplıdır. Grönland'da yaşayan nüfus 57.500 civarındadır. Nüfusun büyük kesimi batı kıyısındaki küçük kasabalarda yaşar. Grönlandlılar, hem Kalaallit ( Grönland İnuitleri ), hem  İskandinavya  kökenlerini taşımaktadırlar ve Grönlandça (Greenlandic=Kalaallisut)  dilini konuşurlar. Adanın iki önemli ş