Ana içeriğe atla

Hades'in Köpeği Kerberos ve Aptallık

 KISACA MİTOLOJİDE KERBEROS
Kerberos (Κέρβερος), Yunan mitolojisinde Yeraltı Ülkesinin tanrısı Hades'in üç başlı köpeğidir. Kerberosun görevi, hem yaşayanların Hades'in Ülkesine girememelerini hem de efsanevi Styx nehrinin ötesine geçerek bir kez Ölüler Ülkesine ayak basmış olan ruhların bir daha oradan dışarı çıkamamalarını sağlamaktır. Yarı yılan, yarı kadın canavar Ehidna ile ateş soluyan, yarı yılan devTyphon'dan türemiş olan korkunç köpek Kerberos, çoğu zaman tanrı Hades'le birlikte, onun ayaklarının dibinde tasvir edilir. Hesiodos,Teogoni'sinde Kerberos'un 50 başlı olduğunu söylemişse de sonradan Kerberos'un genellikle üç başlı olduğu kabul edilmiştir. Efsaneye göre, mitolojik kahraman Herakles'e (Herkül) verilen son görev, bu köpeği yakalayıp getirmekti. Herakles, Atina yakınlarındaki Eleusiskentine giderek orada inisiye olduğu Eleusis misterleri sayesinde canlı biri olarak Ölüler Ülkesine nasıl girebileceğini öğrendikten sonra Ölüler Ülkesi'ne girerek Kerberos'u oradan çıkarmayı başardı.
 KERBEROS VE APTALLIK

Kerberos (Κέρβερος), Yunan mitolojisinde Yeraltı Ülkesinin tanrısı Hades'in üç başlı köpeğidir.Köpeğin üç kafası, kimilerine göre bugünü, geçmişi, geleceği, kimilerine göre ise bebeklik, gençlik ve yaşlılığı simgeler. Yunan mitolojisindeki akıl almaz olaylara rasyonel açıklamalar getirmeye çalışmış olan Paradoksçu Heraklit, efsanelerin geleneklerden kaynaklandığı inancıyla, Kerberos'un üç başlı olmasını, efsanevi köpeğin sürekli yanında gezdirdiği iki yavru köpeğin varlığına bağlamıştır. Kerberos'la "Asya çakalı" veya altın çakal denen çakal türü arasında bağlantı kuran kimi uzmanlar da çıkmıştır. Artık her neyse, anlaşılan o ki bu üç başlı köpek, mitlere bakacak olursak, korkunç iştahını sadece canlı veya taze et karşısında gösteriyor, böylece de ölmüşlere tamah etmiyordu.

Bizi ilgilendiren temel özelliği ise cehennem bekçisi olan bu  köpeğin temel görevi içerdekilerin dışarı çıkmasını, dışardakilerin de içeri girmesini engellemek olduğudur. 
Bütün aklımıza rağmen başı sonu cehennem olan bu hominid  bin yılından çıkmamızı engelleyen bekçinin tıpkı mitolojide Hades'in cehennemini bekleyen Kerberos gibi üç başlı,  aç gözlü,  et düşkünü  Stultus (aptallar) olduğunu düşünüyorum. 
İnsanlıktan ve insancıllıktan kopartılmış bu cehennemde hapis kalmamızın ve kapısından döne döne bu cehennemde yaşamamızın temel sebebi Stultusların tüm kapıları tutmuş olmasıdır. 
Üstelik bu aptallık tıpkı Hades'in köpeği gibi canlı ve taze etlerin peşinde. Ceset olmuş, çürümüş ya da leş olmuş bedenler ( elbetteki ruhlar, akıllar) onu pek fazla ilgilendirmiyor. Avının peşinden koşmasını sağlayan temel unsur aptallıktan korkup kaçacak kadar canlı , akıllı ve yaşamperver olmanızdır. 
Evet aptallık sizin yaşamla kurduğunuz o taze ilişkinin, sürekli yenilenen anlayışınızın düşmanıdır. Ve en berbat şeyi yapar, sizi de kendi cehenneminde aptallaştırır. Sizi de korkularla örülü bir dünyada hareketsiz, cansız bir ölü yapar. 
O cehenneme bir girenler bir daha çıkamaz. ..
(Dante, ünlü Cehennem'inde anlattığı hayali cehennem yolculuğunda kendisine rehberlik etmesi için şair Vergilius'u seçer. Vergilius'un yukarda bahsettiğimiz Aeneis epik şiirinde anlattığı Ölüler Ülkesi yolculuğunu hatırladığımızda bu seçimin hiç de keyfi olmadığını anlarız. 
Dante'nin cehenneminde Kerberos, cehennemin üçüncü katında yedi ölümcül günahtan biri olan oburluk günahını işlemiş olmalarının korkunç cezasını çekmekte olan bahtsız ruhları gözetleyen, onları lime lime parçalayan bir canavar olarak tekrar karşımıza çıkar.)
Başkaları için köpeklik ve bekçilik yapan aptallara da, kendi içinizde kendi aptallıklarınız yüzünden içinizdeki insanı yiyip bitiren kuduz köpeğe de yüz vermeyin. Aptallar kişiliklerini sizin onlara gösterdiğiniz aynadan edinirler. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kolektif Aptallık

KOLEKTİF APTALLIK YASASI 92 baharında Harvard Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Ana Bilim Dalı Başkanı kansere yakalanır ve kısa bir süre sonra ölür. Her ne kadar olayın Rus ajanlarının suikastı olduğu söylentileri ortalıkta gezse de kısa sürede olayın üstü kapatılır. Her gün onlarca mühim deneyin yapıldığı milyonlarca insanın hayatına etkileyen eğilimlerin belirlendiği merkezin en kilit adamı ölmüştür ve sorun büyüktür. Üniversite yönetimi aylarca bu pozisyon için uygun birini arar ama pozisyona uygun kimse bulunamaz. Son çare olarak ülkenin en prestijli gazetelerine psikoloji alanında doktora öğrencisi alımı yapılacağı duyurusu yapılır. Yapılan duyuru biraz enteresandır. Diğer öğrenci alımı ilanlarına benzemez. Duyuruda şart yoktur, koşul yoktur, sınav yoktur, yeterlilik yoktur. Kısacası duyuruda normal bir öğrenci alımı ilanındaki rutinlerin hiçbirinin aranmamaktadır. Yani bu şu anlama gelmektedir: ilana bir profesör de başvurabilir, bir manav

Ayine-i iskender

İskender'in Aynası                        İskender'in aynası. "Ayîne-i âlem-nümâ (Cihanı gösteren ay­na)" olarak da bilinen bu ayna hakkında çeşitli rivayetler mevcut olup bunların birçoğu efsane niteliği arz eder. İskender İskenderiye şehrini kurduğu zaman orada bulunan hekim­lerden Belinas, Hermis ve Valines bir ayna yapmışlar ve yüksek bir yere koymuşlardı. Güya bu aynada oraya gelmekte olan gemiler daha bir aylık yolda iken görülebilirmiş. Eğer gelen düşman gemisi ise bu aynadan güneş ışığı yansıtılarak daha uzaktayken yakılabilirmiş. İskender tarafından hocası Aristo'ya yaptırıldığı da rivayet edilen bu aynanın bir gece, bekçileri uyurken çalınıp denize atıldığı yine efsâneler arasındadır. Bazı kaynaklar­da bu aynanın Hind hükümdarı Kayd tarafından İskender'e hediye edilen dört kıymetli eşyadan biri olduğu söylenir. Yuvarlak (top ayna) ve düz olduğu hakkında ihtilâf bulunan bu aynanın iki tarafı da gösterirmiş. Arka yüzüne yalancılar baktığı zaman gör

Aptallık ve Termodinamik Yasaları

Aptallık ve Aptalın Termodinamik Analizi by   alisefiksedef Özet:  Bu yazıda aptallık kavramı soyutfiziksel açıdan incelenmiş olup termodinamik yasaları çerçevesinde yorumlanmıştır. Araştırmalarımız sonucunda aptalın, dünya ve evren için hayati öneme sahip olup, insanlığın gelişimi için en az akıllılar kadar (ve belki de daha fazla) gerekli olduğu bilim literatüründe ilk defa ispatlanmıştır. 1.  Giriş Aptallık hemen her gün karşımıza çıkan bir zihin durumudur. Bu zihin durumu insanlarda geçici veya kalıcı olarak bulunabildiği gibi, bazı durumlarda bulaşıcı bile olabilir. Ne yazık ki bilim dünyası, aptala hakettiği değeri vermemiş ve inceleme altına almamıştır. Termodinamik kanunları (özellikle ikinci kanun) çevremizde her gün karşılaştığımız bir çok fiziksel olayı açıklamakta ve bu fiziksel olaylara alternatif bir bakış açısı önermektedir. Bu çalışmamızda aptallık ve aptalı termodinamik açıdan inceledik, ve dünyada ilk kez aptalın evrensel boyuttaki önemini teorik olar