Ana içeriğe atla

Patates ve Aptallar .

Aptallığı yeteri kadar iyi bilmeyen insanlar onun fikir olarak yayılmacılığını asla tahmin edemezler.Bilinmesi gereken şeyse ön yargılarımızın tersine aptallık sürekli ve geometrik bir biçimde artan etki alanına sahiptir. Birden bire olmayacak bir fikre inanan ya da o fikri savunan yüzlerce hatta binlerce insanın karşınıza çıkmasının sırrı buradadır.

Aptallık hem bulaşıcıdır hem de engellenemez bir biçimde kendini üretir.

Aptallığı bir miktar anlayan insanların önerdiği gibi ben de size onun üreme biçimini anlamanız için patatesgilleri önereceğim.
Ne büyük bir tesadüftür ki argoda "patates kafa" diye anılan aptalların  ve aptallığın yaygınlaşması da yumru bir bitki olan patatesle aynı özelliği göstermektedir. 

Eşeysiz bir üreme biçimine sahiptir . Yani cancağızlarım başkalarına ihtiyaç duymaz, kendi kendilerini klonlayabilen bu arkadaşlar buldukları her enerjiyi yeni ve yeniden kendilerine dönüştürürler. O kadar hızlı bir biçimde yaparlar ki aptallık her daim çoğunluk gücüne sahip olur.




Bu üreme biçiminde kalıtsal bir çeşitlilik yoktur. Baştan sona tek tip üniform bir yapının kendini çoğaltması vardır. Ne yazık ki aptallık da sınırsız varyant içerisinde duruma en uygun olanının tek tip olarak kendini üretmesi demektir.
Yani sen akıllı olanları bir çatı altında toplayacağım, uzlaşacağım çeşitlilik içinden zengin bir iletişim ve etkileşim meydana getirip daha güçlü bir akıl çıkaracağım derken aptal aynı fikirde aynı kanaatte binlercesini bir araya getirmiştir bile.

NE YAPALIM APTALLIĞA TESLİM Mİ OLALIM?

Aptallık bu kadar mı güçlü, biz de ona teslim mi olalım? diyenlere, telaş edenlere, umutsuzluk içinde kıvrananlara . Bi dur demek lazım ......
Aptallığı tanıdıkça onun zaaflarını da öğrenmiş oluyoruz.
Şimdi rizom olarak genel adı alan bu patates kafalıların  yumru cinslerinin  bir özelliği var ki işte o  bu güçlü özelliklerinden kaynaklanan bir güçsüzlük.
O da sadece kendini kopyalayan ve kalıtsal çeşitlilik göstermeyen bu canlıların değişen şartlara uyum sağlama becerisinin azlığı. Yani patatesgiller bir hastalıkla karşı karşıya kalınca toplu bir kıyıma uğruyor. Çünkü tek kökenli oluşları soyun tamamını yıkan bir biçimi doğuruyor.
Yani , yanisi  Aptallık geçiçi değil ama aptallar geçici. Birini yıktın mı diğerleri de tarihin sepetine.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kolektif Aptallık

KOLEKTİF APTALLIK YASASI 92 baharında Harvard Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji Ana Bilim Dalı Başkanı kansere yakalanır ve kısa bir süre sonra ölür. Her ne kadar olayın Rus ajanlarının suikastı olduğu söylentileri ortalıkta gezse de kısa sürede olayın üstü kapatılır. Her gün onlarca mühim deneyin yapıldığı milyonlarca insanın hayatına etkileyen eğilimlerin belirlendiği merkezin en kilit adamı ölmüştür ve sorun büyüktür. Üniversite yönetimi aylarca bu pozisyon için uygun birini arar ama pozisyona uygun kimse bulunamaz. Son çare olarak ülkenin en prestijli gazetelerine psikoloji alanında doktora öğrencisi alımı yapılacağı duyurusu yapılır. Yapılan duyuru biraz enteresandır. Diğer öğrenci alımı ilanlarına benzemez. Duyuruda şart yoktur, koşul yoktur, sınav yoktur, yeterlilik yoktur. Kısacası duyuruda normal bir öğrenci alımı ilanındaki rutinlerin hiçbirinin aranmamaktadır. Yani bu şu anlama gelmektedir: ilana bir profesör de başvurabilir, bir manav

Ayine-i iskender

İskender'in Aynası                        İskender'in aynası. "Ayîne-i âlem-nümâ (Cihanı gösteren ay­na)" olarak da bilinen bu ayna hakkında çeşitli rivayetler mevcut olup bunların birçoğu efsane niteliği arz eder. İskender İskenderiye şehrini kurduğu zaman orada bulunan hekim­lerden Belinas, Hermis ve Valines bir ayna yapmışlar ve yüksek bir yere koymuşlardı. Güya bu aynada oraya gelmekte olan gemiler daha bir aylık yolda iken görülebilirmiş. Eğer gelen düşman gemisi ise bu aynadan güneş ışığı yansıtılarak daha uzaktayken yakılabilirmiş. İskender tarafından hocası Aristo'ya yaptırıldığı da rivayet edilen bu aynanın bir gece, bekçileri uyurken çalınıp denize atıldığı yine efsâneler arasındadır. Bazı kaynaklar­da bu aynanın Hind hükümdarı Kayd tarafından İskender'e hediye edilen dört kıymetli eşyadan biri olduğu söylenir. Yuvarlak (top ayna) ve düz olduğu hakkında ihtilâf bulunan bu aynanın iki tarafı da gösterirmiş. Arka yüzüne yalancılar baktığı zaman gör

Aptallık ve Termodinamik Yasaları

Aptallık ve Aptalın Termodinamik Analizi by   alisefiksedef Özet:  Bu yazıda aptallık kavramı soyutfiziksel açıdan incelenmiş olup termodinamik yasaları çerçevesinde yorumlanmıştır. Araştırmalarımız sonucunda aptalın, dünya ve evren için hayati öneme sahip olup, insanlığın gelişimi için en az akıllılar kadar (ve belki de daha fazla) gerekli olduğu bilim literatüründe ilk defa ispatlanmıştır. 1.  Giriş Aptallık hemen her gün karşımıza çıkan bir zihin durumudur. Bu zihin durumu insanlarda geçici veya kalıcı olarak bulunabildiği gibi, bazı durumlarda bulaşıcı bile olabilir. Ne yazık ki bilim dünyası, aptala hakettiği değeri vermemiş ve inceleme altına almamıştır. Termodinamik kanunları (özellikle ikinci kanun) çevremizde her gün karşılaştığımız bir çok fiziksel olayı açıklamakta ve bu fiziksel olaylara alternatif bir bakış açısı önermektedir. Bu çalışmamızda aptallık ve aptalı termodinamik açıdan inceledik, ve dünyada ilk kez aptalın evrensel boyuttaki önemini teorik olar